Allah(C.C)’ın indirdiği ile hükmetmenin gerekliliğinde şüphe yoktur. Lâkin bu hükmetme sadece hadleri (cezaları) uygulama değildir. Allah (C.C.)’ın indirdiği bu ahkâm ile hükmetmekten maksat hayatın her yönünü Şeriat’ın kaidelerine, prensiplerine ve hakkında nass bulunan ve nass’lardan çıkarılan uygun olarak düzenleyip idare etmektir. Hadler, Allah(C.C.)’ın indirdiği ile hükmetmekten sadece bir bölümdür. İnsanların çoğunun düşündüğü gibi hükümler sadece had’lerden ibaret değildir. Yüce Allah (C.C.) Kitab-ı Keriminde hüküm koymayla ilgili İslami düşüncedeki temel kaideyi açıklamış ve şöyle buyurmuştur:

‘’Hükmetme(hüküm koyma) ancak Allah (C.C.) aittir.’’ (Enam 57, Yusuf 40, Yusuf 67) Müslüman; O’nun (C.C.) himayesi altındadır. Mutlak hakimiyet sadece O’na (C.C.) aittir, başkasına değil Her Müslüman’a bu kaideyi koruması ve mükemmel bir şekilde tatbik etmesi farzdır. Çünkü, hüküm koyma konusu İslamı anlamaktır ve Lâ İlâhe İllallah kelimesinin gereğidir. ‘’Hakimiyet ancak Allah (C.C.) aittir.’’ esasına imân etmeden imân olmaz.